Bu Blogda Ara

8 Aralık 2012 Cumartesi

Human Library

Bugün 'kitap' okumak yerine 'insan' dinledim. Nasıl mı? Human Library adlı bir etkinlik sayesinde. Etkinlikte üç grup insan vardı, kitaplar, okuyucular ve kütüphaneciler. kütüphanecilerin yardımları ile okumak istediğimiz kitabın masasına gidip, direkt olarak kitabınızla konuşmaya başlıyorsunuz.

Kitap konuları toplumda ötekileştirilen insanlardan oluşuyor. Benim okuduğum kitapların başlıkları sırası ile şunlar oldu: Transsexual (female to male), Kurdish, Ex member of the Cemaat, person with obsessive compulsive disorder ve bisexual. Önce istediğim başlığa kayıt yaptırdım, ardından kütüphaneciler beni seçtiğim başlığın olduğu masaya götürdüler. Karşımda o başlığı benimsemiş bir insan ile istediğim her şeyi konuştum. Ona sorular sordum. O, bana sordu. Bildiğim bazı şeyleri tekrarlardı ya da hiç bilmediğim bilgiler verdi. kendi deneyimlerini anlattı, ben ona düşündüklerimi söyledim. Sohbetimiz yarım saat sürdü ve sonuna doğru kütüphanecimiz bizi vaktimizin daraldığına dair uyarmaya geldi. İstersem başka bir kitaba kayıt yaptırabileceğimi, hangilerine ne zaman kayıt olabileceğim konusuda yardımcı oldu.

Bugüne kadar katıldığım en anlamlı ve en verimli sosyal proje Human Library oldu. 'Önyargılarınızdan kurtulun.' sloganı ile başlatılan bu projenin amaçları farklılıkları beraber yaşayarak aşmayı ve empati kurmayı öğretmektir. Bu etkinliğin sık sık tekrarlanabilmesini ve bir çok yerde olmasını isterim. Eğer, anlatacak bir hikayem olursa ya da varsa ve bu hikayem toplumun bir çok kesiminde pek de kabul görmeyen bir şey ise  Yaşayan Kütüphane'de 'kitap' olmak bile isterim. 

Yaşayan Kütüphane'nin kişisel olarak bana katkısı uzaktan sadece adlarını bildiğim bir kaç derneğin daha detaylı bilgisini kazandırmış oldu. Ve düşünmeye başladım acaba ben olsam ne yapadım, başıma neler gelirdi diye. Mesela, önceden "Ben biseksüelim." diyen bir insana "Olabilir, normaldir." derdim yani ne önyargım vardı, ne de kaygılarım. Ancak, şu an olaya daha farklı yaklaşabilirim diye düşünüyorum. En azıdan, "Seçimin ne olursa olsun, kim ne derse desin ben yanında olacağım. Ne zaman desteğe ya da dertleşmeye ihtiyacın olursa beni ara." derim. Bu da, Yaşayan Kütüphane'nin bana en büyük katkısı oldu. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder